Çağdaş Sözlük

asıl ~ اصیل

Lugat-ı Ebuzziya - asıl ~ اصیل maddesi. Sayfa: 86 - Sira: 3

Lugat-ı Ebuzziya, Ebüzziya Tevfik Bey Sözlüğü; asıl maddesi. osmanlıcada asıl ne demek, asıl anlamı manası, asıl osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte asıl hakkında bilgi. Arapça asıl ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada asıl anlamı

Lugat-ı Ebuzziya - اصیل asıl ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

asıl ~ اصیل güncel sözlüklerde anlamı:

ASIL ::: (Bak: Asl)

asıl ::: kendisi, temel, kök.

Asıl :::


  1. Bir şeyin kendisi, örnek, kopya karşıtı.

  2. Kök, köken, kaynak.

  3. Gerçeklik, esas, hakikat.

  4. Soy, nesep
    Örnek: İnsan dedi, aslını unutmamalıdır. S. F. Abasıyanık

  5. Gerçek
    Örnek: Genç kızın bıraktığı mektup asıl sebebi meydana çıkarmıştı. R. N. Güntekin

  6. Bir şeyin temelini oluşturan, ana.

  7. Aranılan nitelikleri en çok kendinde toplamış olan.

  8. Bir görevde sürekli bulunan, yedek karşıtı.

  9. Yeniçeri ocağından olanların ulufelerini gösteren defterin özgün nüshası.

asıl ::: esas , kendisi , temel , kök , (bak: asl)

asîl ::: ‬sağlam

asîl ::: soylu

asıl ::: ana, cevher, cins, esas, gerçek, hakikat, hamur, kaynak, kök, köken, mahiyet

asıl ::: nesep, özgün, soy

asıl ::: temel, üs

asıl ::: nesep, özgün, soy

asıl ::: temel, üs

ASIL :::

(Bak: Asl