afet ~ آفت
Lugat-ı Ebuzziya - afet ~ آفت maddesi. Sayfa: 44 - Sira: 11
Lugat-ı Ebuzziya, Ebüzziya Tevfik Bey Sözlüğü; afet maddesi. osmanlıcada afet ne demek, afet anlamı manası, afet osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte afet hakkında bilgi. Arapça afet ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada afet anlamı
Lugat-ı Ebuzziya - آفت afet ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
afet ~ آفت güncel sözlüklerde anlamı:
AFET ::: Belâ. Musibet. Büyük felâket. Dâhiye. * Mc: Son derece güzel.
âfet ::: (a. i. c. : âfât) : 1) büyük felâket, belâ. (bkz. : adûd, 2) . 2) mec. çok güzel insan.
âfet - i cân ::: 1) canın belâsı, can belâsı; 2) güzel, dilber.
âfet - i cân - ı cihân ::: cihanın canının belâsı.
âfet - i devrân ::: âşıkların güzeller için kullandıkları bir tâbir.
âfet ::: başa gelen üzücü hâl.
Afet :::
- Çeşitli doğa olaylarının sebep olduğu yıkım.
- Kıran.
- Çok kötü
Örnek: Şöhret gibi servetin de afet olduğunu yeni anlıyordum. R. N. Güntekin - Güzelliği ile insanı şaşkına çeviren, aklını başından alan kadın
Örnek: Gül yüzlü bir afetti ki her busesi lale. Y. K. Beyatlı - Hastalıkların dokularda yaptığı bozukluk.
- Çıplak.
- Özgür, hür
Örnek: Bu görüş her türlü edebî şişirmelerden ari bir görüştür. Y. K. Beyatlı - Bu halkla ilgili, bu halka özgü.
âfet ::: bela , felaket , musibet , afet
âfet ::: afet
âfet ::: bela
âfet ::: musibet
âfet ::: felaket
âfet ::: zarar
âfet ::: ziyan
âfet ::: çok güzel
âfet ::: dilber
âfet ::: güzel sevgili
afet ::: facia, kıyamet
Afet :::
AFET :::